“Edebiyat Söyleşileri”nde “Diyamandi” isimli kitabında yazdığı Yaman Dede üzerine bir söyleşi gerçekleştiren Edebiyatçı-Yazar Sadık Yalsızuçanlar, “Yaman Dede, Efendimiz’e ve Cenab-ı Hakk’a âşık bir zat. Aşk ateşiyle sürekli yanıyor, Allah hepimize onun gibi yanmayı nasip etsin” dedi.
Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü’nün düzenlediği “Edebiyat Söyleşileri” programı Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleşti. Programda konuşan Yazar Sadık Yalsızuçanlar, “Diyamandi” isimli kitabında yazdığı Rum asıllı Mevlevi derviş Yaman Dede’nin hayatından söz etti.
AŞK ATEŞİYLE YANAN BİR ZAT
Asıl adı Diyamandi olan Yaman Dede’nin hayatına ve Müslüman oluşuna dair bilgiler veren Yalsızuçanlar şunları söyledi:
“Yaman Dede 13 yaşlarında Farsça dersinde Mesnevi’nin ilk iki dizesini duyuyor ve Müslüman oluyor. Müslümanlığını ailesi dahil 42 sene herkesten gizliyor. İbadetlerini gizlice yerine getiren, namazlarını gizli kılmak zorunda kalan Yaman Dede diyor ki, ‘Kimseye görünmemek ve tanınmamak zorundaydım, o yüzden İstanbul’daki kuytu köşede kalmış tüm camileri benden daha iyi bilen kimse yoktur.’ Yaman Dede, bugün maneviyatımız ve kültürümüze büyük katkıları olan hocaları yetiştiren büyük bir zattır aynı zamanda. Emin Işık, Selahaddin Kaya ve Osman Nuri Topbaş gibi ilim adamları Farsça’yı Yaman Dede’den öğreniyor. Peygamberimiz Aleyhisselam’ın, Cenab-ı Allah’ın ismi geçtiğinde kendinden geçercesine bir hal zuhur eder ve fenalaşırmış Yaman Dede. Mesela bazı kereler şahit olunmuş, ezan-ı Muhammedî okunurken, ‘eşhedü enne muhammeden resulullah’ cümlesi geçtiğinde dizlerinin bağı çözülüp olduğu yere yığıldığı olurmuş.”