Esenler’de “Tarih Sohbetleri” programında konuşan Yazar İbrahim Hakkı Gündoğdu, “Osmanlı Devleti giderken ardında Çanakkale gibi bir destan bırakarak, kendine yakışan şekilde tarihteki yerini aldı” dedi.
Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü tarafından Nizamülmülk Kültür Sanat Sezonu kapsamında düzenlenen “Tarih Sohbetleri”nde Yazar İbrahim Hakkı Gündoğdu, Esenlerli gençlerle bir araya geldi. Program, Şehit Türkmen Tekin Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde düzenlendi.
MEDENİYETLERİN KÖKÜ ÇINAR GİBİ SAĞLAM OLMALI
Tarihteki büyük medeniyetlerden örnekler vererek bu medeniyetlerin nasıl ayakta kaldıklarını anlatan Gündoğdu şu ifadeleri kullandı:
“Endülüs Medeniyeti, İspanya’daki İslâm medeniyetidir. Avrupa Rönesansı’nın da babasıdır fakat Endülüs medeniyeti bugün yoktur, ondan geriye sadece bir kaç tane saray kalmıştır. Yine geçmişteki kadim medeniyetlerden birisi olan Maveraünnehir Medeniyeti ise Timur’un torunu Tuluğ’dan sonra yok olmuştur. Maveraünnehir medeniyetinin uzantısı ise aslında Osmanlı Medeniyeti’dir. Maveraünnehir’in devasa mirası Selçuklu’yu ve Osmanlı’yı doğurmuştur. Maveraünnehir ve Endülüs gibi kendisinden sonra bir medeniyet doğuramadığı için Osmanlı tarihin tozlu sayfalarında yerini almıştır. Fakat, Osmanlı Devleti giderken de ardında Çanakkale gibi bir destan bırakarak gitmiştir. Osmanlı, kendine yakışanı yapıyor ve bir destanla gidiyor. Bir medeniyet olarak ayakta kalmak istiyorsanız çınar gibi olmalısınız. Çınar gibi olmak için de köklerinizin sağlam olması ve köklerinizi bilmeniz gerekir. İleriye doğru bir plan yapacaksanız maziyi bilmeniz gerekir. Bu tarihi bir kuraldır. Geçmiş medeniyetlerde çağın adını koyduğumuz an dünyaya gerçekten yön vermiş oluruz.”