Hani ellerime kına yakarken demiştin ya,
“Seni bu vatana kurban ediyorum”.
Artık vakti geldi be anam, vatanım için gidiyorum.
Seni hiçbir zaman ağlatmamıştım, eminim yine ağlamayacaksın arkamdan bunu biliyorum.
Bana metaneti sen öğretmiştin, nerede ağlamam nerede ise gülmemin gerektiğini…
Gidiyorum ana,
Omuzlarımda ülkemin ağır bir yükü var,
Sakın zannetme o yükün altında ezildiğimi.
Heybetimden belli oluyor altında ezilmediğim değil mi?
Tüy gibi hafif geliyor bana inan ki.
Hele o önde giden 20’lik gençler var ya, ne de hızlı koşuyorlar bir bilsen.
Onlara imreniyorum aslında, gençliğim diyorum. O yaşlarda olsa idim, birinciliği hiç kaptırır mıydım ki.
Gençliklerinin kıymetlerini bilsinler ana.
Askerde söylenen marşlar bir başka dokunuyor insana, söylerken bazen hıçkırıklara boğuluyorum, gözlerimden yaşların damlamasına mani olamıyorum.
Ama biliyorum ki bu yaşlar, vatan için akan gözyaşları.
Top güllelerinin sesleri bizlere sanki şehitlik melodisi gibi geliyor.
İnan ki ana hepimiz o an şehit olmak için ant içiyoruz, hatta bir arkadaşım kollarımda şehit olmuştu ve o an bir kelimeyi şehadet getirmişti ki ana yer gök inlemişti. Eminim o an tüm dünyadaki canlılar, melekler bile onun ahiretteki mevkisini kıskanmışlardır.
Komutanlarımız ise o kadar cesur ki ana her şeyde önce kendilerini öne atıyorlar,
“Biz neyiz ki diyoruz, komutan hele bir geri dur, önce ben diyorum”hiç dinlemiyorlar bizleri ana,
Onları görünce ben de daha da bir cesaretleniyorum ki görmelisin. Bazen ben bile kendimi tanıyamıyorum.
Kısa uykularımda gördüğüm rüyalardan hiç uyanmak istemiyorum.
Bazen uyandığımda ayakta imişim ana, arkadaşlarım beni dürtüklemeseler keşke.
Çünkü rüyalarıma gelenin kim olduğunu bir söylesem herkes beni kıskanacaklar,
O yüzden kimseye söyleyemiyorum ana.
Sadece sen bil yeter, Peygamber efendimiz rüyamda sana bile selam söylüyor ana, gerisini anlatamam ki, kelimeler kifayetsiz kalır be ana. Birde utanıyorum…
Ben ülkemi çok seviyorum, vatanım için değil canımı, tüm sevdiklerimi veririm ana. Öyle yetiştirdin beni çünkü. Eğer ölmez isem bende çocuklarımı aynen böyle yetiştireceğim ana.
Ben biliyorum ağlamayacağını ama yine de söylemek istiyorum.
“Ne olur ağlama anam” olur mu?
(Bu yazı Suriye sınırlarındaki Mehmetçiklerimize ithafen yazılmıştır)
Prof. Dr. Hamdi Temel