Yerli ve milli insanlar yetiştirmek, bir ülkenin bağımsızlığını ve geleceğini güvence altına almak açısından çok önemlidir. Her ülkenin en temel varlık felsefelerinden, ideallerinden birisi de budur. Bunun için eğitim sistemlerinden sosyal ve kültürel faaliyetlerine, ekonomik politikalarından medya kullanımlarına kadar farklı birçok alanda stratejiler geliştirilip hamleler yapmak gerekmektedir. En gelişmiş kabul edilen toplumlardan en ilkel kabul edilen topluluklara varıncaya kadar bu durum böyledir.
Yerlilik ve millilik çok önemli bir kavramdır. Ağızlarda sakız olsun diye söylenmez. Menfaatler üstü bir bakış açısını ifade eden ve temsiliyet makamındaki içi dolu olması gereken bir kavramdır. Herkes yerli olamaz. Herkes milli olamaz. Ama birilerinin yerli ve milli olduğunun kararını da herkes veremez. Yapıp etmelerimizle ortaya çıkacak olan bu yerlilik ve millilik özelliğine kavuşmak/sahip olmak için sıralayacağımız noktalarda gayretle ve ciddiyetle, azimle ve sebatla, iyi niyet ve alçak gönüllülükle devam etmek gerekmektedir.
1. Eğitim: Eğitim, yerli ve milli insanlar yetiştirmenin temelini oluşturur. Eğitim sistemi, milli ve kültürel değerleri öğrencilere aktarmalıdır. Bu amaçla müfredat, milli tarih, kültür ve geleneklerimize daha fazla vurgu yaparak yeniden düzenlenmelidir. Ayrıca, öğretmenlerin de bu değerleri benimsemeleri ve öğrencilere aktarabilmeleri için eğitim ve destek sağlanmalıdır. Çağın doğrularıyla harmanlanmış ve doğruluklardan geri adım atmadan öz benliğin azizliğindeki eğitimle aşılamayacak dağ, gidilemeyecek yol, kaldırılamayacak yük yoktur.
2. Tarih ve Kültür Bilinci: Yerli ve milli insanlar yetiştirmenin bir diğer önemli unsuru, gençlere tarih ve kültür bilinci aşılamaktır. Bu sayede gençler, ülkelerinin geçmişini, değerlerini ve başarılarını öğrenerek milli kimliklerini pekiştirebilirler. Bu doğrultuda, tarih ve kültür konularında etkinlikler, seminerler ve geziler düzenlenmeli; müzeler ve tarihi yerler gençler için erişilebilir kılınmalıdır. Tarihi anlatan, kaynak diye ortalarda uçuşan kağıtların niteliklerine dikkat edilip neticesinde “yalan söyleyen tarih utansın” sloganlarıyla koca bir asır heba edilip tarihine, atasına, değerlerine küfreden, sahip çıkmayan insanların türemesine engel olmalıyız.
3. Dil Eğitimi: Anadili, bir milletin kimliğinin en önemli parçasıdır. Bu nedenle, anadil eğitimi üzerine önem verilmelidir. Gençlere kendi dillerini doğru ve etkili bir şekilde kullanma becerileri kazandırılmalı, dilin tarihsel ve kültürel önemine vurgu yapılmalıdır. Yine çağın en acımasız teknolojik ve iletişimsel kaypaklıklarına esir düşülmemeli. Kısaltmalar ve nidüğü belirsiz, anlamsızlıkta rekortmenlik sıralamasında bekleyen kelimelerden, ifadelerden uzak durmalıyız, uzak durdurmalıyız.
4. Aile ve Toplum: Yerli ve milli insanların yetişmesinde aile ve toplumun rolü büyüktür. Aileler, çocuklarına milli değerleri öğretmeli, onların kültürel etkinliklere ve toplumsal faaliyetlere katılımını teşvik etmelidir. Toplum ise bu süreçte birlik ve beraberlik içinde hareket ederek gençlerin milli kimliklerini geliştirmelerine yardımcı olmalıdır. Aynı sofraya oturulmalı, aynı dakikaları yaşamalı ve paylaşmalı, duygusal birlik ve aidiyet bağını bağlayıp muhafaza etmek önemli bir strateji olmalıdır. Birbirinden ayrı kalmaya alışan ailelerden birbirine yabancı olan ve kendi dışında kimseye inanmayan, kendini alim zannedenlerden oluşan bir toplum mürekkep olur. Bu da zaten yıkıldığının resmidir. Geçmiş olsun der donup kalırız.
5. Medya ve İletişim: Medya, toplum üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Yerli ve milli insanlar yetiştirmek için medya organları, milli değerleri destekleyen ve olumlu örnekler sunan içerikler üretmelidir. Ayrıca, sosyal medya ve diğer iletişim araçlarının bilinçli kullanımı da gençlerin milli kimliklerini pekiştirmeye katkı sağlayabilir. Algı yönetimi denilen yöntemle toplumları ve nüfuzları kandırmak yerine bağırarak gerçekleri ifşa etmekte numune olmalıyız. Hatta numune olmak da yetmez. Toplum bu niyetli insanlardan oluşmalı. Paraya, şehvete, zevke, makama ve ilkel isteklerine tutsak olmayıp asilliğimle mücadele eder ve hakkaniyet yolunda gerekirse can veririm diyenlerden olmalı ve olunmasına vesile olmalıyız.
6. Sanat ve Spor: Sanat ve spor, milli kimliğin geliştirilmesinde önemli bir rol oynar. Yerli ve milli sanatçıların eserlerine ve sporcuların başarılarına daha fazla değer verilmelidir. Gençlerin bu alanlarda ilgilerini arttırmak ve yeteneklerini geliştirmek için destekleyici programlar ve etkinlikler düzenlenmelidir. Zihinler ve kalplerin ıslahı, vaktin doğru ve verimli kullanılması, üreten ve hayal kuran, kurduğu hayalleri gerçekleştirmek için yorulmadan var olma gayreti gösteren, disiplinli bir hayat, naif bir duygu benliğiyle örülmüş bir kişiliğin varlığı yarınlara yerli ve milli olarak ulaşmakta önemli bir kararlılık noktasıdır.
Yani dostlar sonuç olarak, yerli ve milli insanlar yetiştirmek için eğitim, kültür, dil, aile, toplum, medya ve sanat gibi birçok alanda koordinasyonlu bir çalışma gerekmektedir. Bu çalışmaların başarısı, ülkenin geleceği ve bağımsızlığı açısından kritik öneme sahiptir. Ailelerden başlayan ve devlet politikalarında gerçekleştirilecek olan plan ve programlarla her alanda yerliliği ve milliliği yakalayabiliriz. Şüpheniz olmasın. Denemesi bedava. Ne dersiniz?
Kalın sağlıcakla…
Gökmen CAN / Eğitimci Sosyolog