‘Nidâ’ programının konuğu tasavvuf müziği sanatçısı Ahmet Özhan, Kur’an-ı Kerim ve Peygamber Efendimiz’in (S.A.V) sünnetinin yaşam biçimi haline getirilmesi gerektiğini belirterek, “Bunu başaran kimse bu dünyada mutlu olur, çevresini de mutlu eder ve sonsuzluk âleminin mutlu bir ruhu olur” dedi.
Radyo Esenler’de Melek Şafak, bu hafta tasavvuf müziği sanatçısı Ahmet Özhan’ı ağırladı. Af ve mağfiret ayı Ramazan-ı Şerif’in manasına uygun bir şekilde idrak edilmesinin önemine dikkat çeken Özhan, “Sadece adet olduğu için yaşanılan Ramazan’ın hiçbir faydası olmaz. Bu şekilde sadece günü geçirmiş oluruz” şeklinde konuştu.
KUR’AN VE SÜNNET YAŞAM BİÇMİMİZ OLMALI
Kur’an-ı Kerim ve Peygamber Efendimiz’in (S.A.V) sünnetinin yaşam biçimi haline getirilmesi gerektiğini belirten Özhan, “Bunu başaran kimse bu dünyada mutlu olur, çevresini de mutlu eder ve sonsuzluk âleminin mutlu bir ruhu olur” ifadelerini kullandı. İbadetlerin lezzet ve ürün verebilmesi için itikadın doğru olması gerektiğinin altını çizen Özhan,“Bir kimse neye inandığını bilmelidir. Kıblesinin doğru olması lazımdır. Tevhid ve vahdet üzerinde oluşmuş bir inanca sahip olmalıdır” dedi.
EFENDİMİZİN AHLÂKINI TAKLİT EDELİM
Sadece Ramazan ayında değil diğer zamanlarda da beşeri hallere tenezzül edilmemesi gerektiğini söyleyen Özhan, “Oruç, yükselme manasına gelen ‘uruç’’tan türemiştir. Oruç, insanın beşeri hallerinden uruç etmesi anlamına gelmektedir. Yükselmemiz için bu disiplini devam ettirmemiz gerekiyor. Bunun için de Efendimizin güzeller güzeli ahlakını taklit etmeye çalışmalıyız. Cenâb-ı Hakk cümlemizi Muhammedî bir üslup ile yaşatsın inşallah” ifadelerini kullandı.
GÜZEL İNSAN DÜNYAYA TENEZZÜL ETMEZ
Programda güzel insanın sıfatlarını sıralayan Özhan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Güzel insan, yanında Allah’tan başka bir şey düşünemediğin insandır. Dünyaya tenezzül etmeyen, bütün muhtaçlara yardım için çırpınan, parada pulda, makamda zerre gözü olmayandır. Allah için gerekiyorsa canını vermekten daha tatlı bir şey ona teklif edilemez. O, her hâlükârda şehit olduğunu bilir ve o lezzetle yaşar. Güzel insan vatanını, memleketini, ülkesini idare edenleri her an hayırla anan, dualar eden insandır. Güzel insan tevhid ehli olarak kimseyi ötekileştirmeden herkese ‘Abdullah’ olarak bakan insandır. Melekler, güzel insana hizmet etmek için yarışa girerler. Bu sıfatlara sahip bir insan gördüğünüz zaman yanına gidin. Çünkü o sizi arındırmak için karşınıza çıkmıştır.”