Kocaeli Üniversitesi Gazanfer Bilge MYO Halkla İlişkiler öğrencileri olarak; yerel ve milli takımlardan olmak üzere engelli sporcularla röportajlar yaparak onların yaşadığı sorunları ve hayat hikayelerini sizler için hazırladık.
Kocaeli Üniversitesi Gazanfer Bilge MYO Halkla İlişkiler öğrencileri Semanur CENGİZ ve Şehnaz ÇAKMEK olarak; İstanbul ve Kocaeli’de bulunan yerel ve milli takımlardan sporcularla röportajlar gerçekleştirdik. Röportajlarımızı 1907 Fenerbahçe Engelli Yıldızlar SK, BJK Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı, Yeditepe Engelliler SK, Esengücü Engelliler SK, İstanbul Günaçtı Bilek Güreşi SK, Yeditepe Engelliler SK, 1453 Engelliler SK, Türkiye Görme Engelliler SK, Gölcük Engelliler Gençlik SK, FSM Görme Engelliler SK, Kocaeli Görme Engelliler SK ve Başiskele Engelliler SK sporcuları ile gerçekleştirdik. Bu takımlarda yeralan sporcuların yaşamlarını ve yaşadıkları sorunları dinledik. Antrenmanlarında yanında bulunarak keyifli vakitler geçirdik.
1907 Fenerbahçe Engelli Yıldızlar Spor Kulübü’ nden Ferit GÜMÜŞ ile olan röportajımızdan bir kesit sizlere sunuyoruz.
1907 FENERBAHÇE ENGELLİ YILDIZLAR SPOR KULÜBÜ / Ferit GÜMÜŞ
1. Kendinizi biraz anlatır mısınız?
* İzmir’ de büyüdüm ve 1995 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi’ nde basketbola başladım. Sonrasında Galatasaray takımına transfer oldum. Türkiye liginde 7 tane süper Türkiye şampiyonluğu yaşadım. Aynı şekilde Galatasaray’ da 4 tane sampiyonlar ligi sampiyonluğu, 4 tane kıtalar arası şampiyonluğu yaşadım. Daha sonra Beşiktaş’ a geçtim ve şampiyonluklar yaşadım. Bu sene Fenerbahçe’ ye yeni transfer oldum. Uzun bir spor hayatım var. Bunun dışında 10 yaşında bir kızım, 1 yaşında bir oğlum var. Güzel bir aileye sahibim. Milli takımı geçen sene dünya kupasından sonra bıraktım. Biraz daha aileme vakit ayırmak için. Şuan da Fenerbahçe’ de hedefimiz; hiç yenilmeden şampiyonluk ve ayrıca avrupa kupasında da şampiyonluk.
2. Spor dışında neler yapıyorsunuz?
*Aslında hayatım tamamen spor. Spor dışında ailemle çocuklarımla zaman geçirmeye çalışıyorum. Hayatımdaki her şey spor. Yani büyük bir bölümünü spor kaplıyor.
3. Spor alanını seçmenizin nedeni nedir?
*Zaten doğuştan engelliyim ben. Küçüklüktenden beri basketbol, futboldan daha aksiyonlu bir spor olduğu için ve aksiyonu da sevdiğim için basketbolu seçtim. Dediğim gibi, daha hareketli bir spor ve bana daha uygun bir spor olduğu için bunu seçmek istedim. Doğru bir tercih yaptığımı düşünüyorum.
4. Spor yaparken yaşadığınız zorlukları nasıl aştınız ve sizi ne motive etti?
*Çocukluktan beri engelliyim ve bacağım yok psikolojisinde hiç olmadım ben. Sürünerek sokakta, 7-8 yaşlarında bile sokaktaki arkadaşlarımla oyun oynuyordum, futbol oynuyordum, her şeyi yapıyordum yani. Hiç neden engelli oldum, dışarı çıkmamam lazım gibi bir modda olmadım. Kendimle barışıktım, artı ailem bana çok destekti. Sokakta sürünmeme falan her şeye izin verdiler sağolsunlar. O da çok önemli bir destek. Sonra, bir engelliler derneğinde basketbolla tanışıp, basketbola başlamış oldum 15 yaşında.
5. Örnek aldığınız biri veya idolünüz var mı?
*Örnek aldığım biri yok. Tamamen kendi felsefemde ilerletiyorum hayatımı ve spor hayatımı. Ama idolüm; eski NBA oyuncusu Emanuel GINOBILI vardı. Onu seviyordum. Onu izlemeyi seviyordum.
6. Bir hedefiniz var mı?
*Hedeflerimin çoğuna ulaştım. Hedefim: aslında milli takım bazında olimpiyatta şampiyonluktu, ona çok yaklaştık ama malesef yarı finalde kaybettik ve 4. olduk. Onun dışında, avrupada şampiyonluk yaşadım milli takımda. O da bir fedefimdi. Dediğim gibi hedeflerimin çoğuna ulaştım. Tek bir hedefime ulaşamadım. Ona da inşallah, benim de gençlere desteğimle, geçlerin başaracağına inanıyorum.
7. Sizce toplumumuzda engelli sporculara yeteri kadar değer veriliyor mu?
*Kesinlikle yeteri kadar değer verilmiyor. Evet değer veriliyor ama kısmen. Ama sadece bunu engelliyle bağlamamak lazım. Amatör şubelere ülkemizde gerçekten değer verilmiyor. Bir futbol tutturmuşuz, o da zaten ahım şahım bir futbolumuz da yok ama ona tutturmuşuz, bütün ekonomik olarak herkes ona yönlenmiş. Ama bence, ülkemizde amatör branşlara biraz daha katkıda bulunursak, zaten amatör branşlarda uluslararası başarılar geliyor, amatör branşlar çok daha büyük yerlere ülkemizi getirir diye düşünüyorum.
8. Diğer engelli arkadaşlarımızdan sporcu olmak isteyenlere neler söylemek istersiniz?
*Önce şunu söylemek istiyorum, ailelerine ve ebeveynlerine; asla ve asla çocuğunuzu yapamaz diye teşvik etmekten alıkoymayın. Öncelikle arkasında olun ve itmeye çalışın. Bu en önemli unsurdur. Bunu yapmazlarsa ebeveynler, o çocuğun zaten özgüveni olmaz ve ilerleyemez. Sporcu olacak engelli arkadaşlarıma da şunu söylüyorum; başaramam diye bir cümle hayatlarında olmasın. Her zaman başarırım, deneyeyim, belki başarırım diye yola çıksınlar. Emin olsunlar ki istedikten sonra ve çalışırlarsa çok iyi yerlere gelebilirler. Bu kendilerinin elinde, başka kimsenin elinde değil.
9. Gençlerimize bir mesajın veya tavsiyen var mı?
*Gençlerimize tavsiyem; ben okul okumadım, sporu tercih ettim küçük yaşta. Ortaokul mezunuyum. Kesinlikle ve kesinlikle okullarına devam etmeleri ve okullarının yanı sıra spora devam etmeleri gerek. Ülkemizde spor sayesinde gerçekten insanların kendilerini çok ileri derecede geliştirdiğini görüyoruz. Tabiki okul çok önemli ama bunun yanında asla ama asla sporu bırakmasınlar.