TRT’nin önemli yapımlarından “Savaşın Efsaneleri” adlı belgesel filmin çekim ekibi, Esenler Belediyesi’nin düzenlediği ve moderatörlüğünü Abdulhamit Güler’in üstlendiği “Bizden Hikâyeler” programına katıldı.
Esenler Belediyesi, kültürümüzü ve insanî değerlerimizi yansıtan yapımlara sahip çıkarak, bu yapımları çekim ekipleriyle birlikte “Bizden Hikâyeler” programında konuk ediyor. TRT’nin önemli yapımlarından “Savaşın Efsaneleri” adlı belgesel filmin çekim ekibinin katıldığı programda, film gösterimi ve ekibi vatandaşla buluştu.
Dr. Kadir Topbaş Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlikte belgeselin yapımcısı Bekir Yusuf Açıksöz, ilk olarak prodüksiyon dizaynı üzerine “Savaşın Dahileri” adlı bir pilot bölüm hazırladıklarını aktararak, birtakım değişikliklerle seri belgesel dizisi olarak “Savaşın Efsaneleri”ni yaklaşık 2 buçuk yılda tamamladıklarını söyledi.
KURGUYU ASLINDA ARAZİDE YAPTIK
Her bölümde yeni bir şeyler öğrenerek, daha iyisini ortaya çıkarmak adına uğraş verdiklerini dile getiren Açıksöz, “Alp Arslan bölümünde Malazgirt Savaşı’nda gözümüze en takılan şey savaş sahnelerinin boşluğuydu. Bir bakıyoruz yüz binlerden bahsederken, sadece 2 kişinin savaştığı sahneler kullanmak zorunda kalmışız. Çekim tekniğiyle ilgili aslında bu. Kurguda çıkacak malzeme de tamamen arazide elde edilen dokümana bağlı. Dolasıyla biz daha çok düzeltmelerimizi kurgu anında yapılacak şekilde değil de, arazide çözmek üzerine üretmeye çalıştık.” dedi.
MALAZGİRT SAVAŞI’NI YENİDEN ÇEKMEK İSTERDİK
Barut kullanılmayan dönemde savaşları ele alan yapımın senaristi ve yönetmeni Mecit Güven de belgeselin pilot bölümünde Alesia Savaşı’nı anlattıklarını aktararak, Türklerin yer aldığı savaşların yanı sıra Türk kültürüne yakın ve popüler konuları da belgeselde ele almaya çalıştıklarını ifade etti.
Güven, savaş belgeseli yapmanın zorluğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Bu belgesel projesi bir dizi bütçesinden çok daha düşük bütçelerle yola çıktığımız bir işti. Hepimiz kurgusundan senaryosuna kadar her işin bir yerinden tuttuk. Bir şekilde öğrenmeye de çalıştık. Bu anlamda bizim birinci bölümümüz ile yirminci bölümümüz arasında çok büyük fark var. Bir imkân olsa mesela Malazgirt Savaşı’nı yeniden çekmek isterdik. Çünkü bir dizi matematiği gibi değil, gerçekten işi öğreniyorsunuz. İtiraf da edelim ki yurt dışında bu işlerin çok güzel örnekleri var. Onların matematiğine biraz baktık. Kendi özgünlüğümüzü de işin içine serpiştirdik. Böyle bir iş çıkardık. İnşallah daha gelişmiş versiyonları için de çalışmalarımız devam ediyor.”
KURGU AŞAMASI ÇOK ZAHMETLİ OLUYOR
Belgeselin yapımcılarından ve aynı zamanda post prodüksiyon aşamasında bulunan Ercan Kaya, “Bazen hava şartlarından dolayı çekimlerde bir günümüz boşa gidiyor. Dakikalar önemliyken bir günün gitmesi kurguda bize bu açığı kapatmak için bir aya mal olabiliyor. Bizim kurgu stratejimiz çözüm üretmek üzerine. Çok güzelleştirmeye zamanımız kalamıyor açıkçası. Genelde mücadele ‘burayı nasıl kurtarırız’, ‘nasıl daha güzel gösteririz’ diye. Hatta bazen metinsel müdahalelerle kurtardığımız yerler oluyor. Dolayısıyla bizim için kurgu aşaması zahmetli oluyor. Genelde de ayda bir bölümün kurgusu bitiyor, efektlerle beraber.” diye konuştu.