İBB AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Tevfik Göksu, ”İBB reklama ayırdığı 1 milyar 822 milyon lira ile bir senede 365 İETT otobüsü alabilirdi. Yani her gün bir otobüs alabilirdi…” diyerek İBB yönetimini eleştirdi.
“İstanbul’da ulaşımı sorun olmaktan çıkaracağım. AK Parti döneminde yapılan metronun iki katını yapacağım. 100 bin araç kapasiteli yeni otopark yapacağım. Deniz ulaşımın ulaşım içindeki payını artıracağım. İspark niye zarar eder?”
İBB Ulaşım Komisyonu araştırma raporuna göre İstanbul’da trafikte ortalama sürüş hızı her geçen gün yavaşlıyor. 2018’de 30.3 kilometre saat, 2019’da 29.3,2021’de ise 24 kilometre saat. Yangınlara müdahale gecikiyor. İstanbul’u her konuda geriye götüren CHP’li İBB yönetiminin beceriksizliği yüzünden, artık itfaiye araçları yangınlara eskisinden daha geç müdahale ediyor. Şimdi soruyorum. Trafik sorun olmaktan çıktı mı? Başkan için sorun olmaktan çıkmış olabilir. Çünkü kendisine özel tekne tahsis etti. Gelelim metro meselesine. Seçimden önce İstanbul’daki metro hatlarını iki katına çıkaracağını söylemişti. Peki gerçekler ne? Bunu da size İBB’nin resmi performans ve yatırım programlarından açıklayayım. 2019 senesinde bu yönetimin devraldığı çalışır haldeki metro uzunluğu 233 km. AK Parti döneminde 233 km metro yapıldı. Ayrıca CHP’li İBB’ye projesi yapılmış, ihalesi yapılmış ve yapımına başlanmış 134.6 km metro hattı teslim etti. Bunun 29 kilometresini de tamamlanmıştı. Geriye 105.6 kilometre kaldı. CHP’li İBB 105.6 kilometre metronun 22.7 kilometresini durdurdu. Geriye yapılması gereken 82.9 kilometre metro kaldı. 2023 performans hedef tablosuna göz attığımızda ise devam eden hatlardaki ilerlemenin 4.7 km olacağının hedeflendiği görülmektedir. Yani üç senede sıfır km yeni metro hattı yapan bu yönetim, mevcut hatlarda da hedefi küçültmüş ve yıllık toplam 4.7 km’ ye indirmiştir. Bu verilerle Sayın Başkanın seçimden önce sözünü verdiği metro hatlarının iki katına çıkarılması vaadinin yaklaşık 60 senede gerçekleşeceğini söyleyebiliriz.
Metro başlığındaki çok önemli bir konu da Sayın Başkanın borçlanma töreni düzenleyerek aldığı kredilerin akıbetidir.
Hatırlayınız Sayın Başkan büyük bir borçlanma töreni düzenlemişti. Metro hatları için 580 milyon dolarlık tahvil ihracı yapmıştı.
Bu kredinin akıbeti nedir, merak ediyoruz.
Ayrıca üç metro hattı için alınan başka krediler proje hesaplarına geçmesine rağmen, 2022 Ağustos ayında bu hatlar bütçe olmadığı gerekçesiyle durdurulmuştur.
Şimdi buradan soruyorum. Alınan krediler proje hesaplarında duruyorsa bu hatlar neden durduruldu?
Krediler proje hesabında değilse nerededir?
Ben geçenlerde bir televizyon kanalında bunları gündeme getirince sayın başkan iki gün sonra panik halinde bir sosyal medya paylaşımı yaparak Mahmutbey, Bahçeşehir Esenyurt metro hattının kazılarına başladığını duyurdu.
Hayırlı olsun. İnşallah yapmaya devam edersiniz.Ancak metro karnenize baktığımızda bunu pek mümkün görmüyoruz.
Bakın metro karneniz buradadır.
Değerli Arkadaşlar,
Ulaşım denince elbette ki olay sadece metro yatırımları değil. Bir de bu şehrin kadim kurumu İETT’nin durumu var ki orası ayrı bir vehamet arz ediyor.
Bu vehametin vatandaşın bizzat yaşadığı kısmı; yani toplu taşımada bekleme sürelerinin artması, otobüslerin sürekli bozulması ve yolda kalması, yanması gibi hususları anlatmaya bile gerek yok.
Ama bunun neden böyle olduğunu anlatmaya gerek var.
Çünkü bu yönetim, Avrupa’nın en genç filosunu devralmasına rağmen bugün sahip olduğu filonun ne bakımını yapabiliyor ne de filoyu yenileyebiliyor.
Bizim dönemimizde, İETT hiç dış kredi kullanmadan filosunu yeniliyor ve çalışır vaziyette tutuyordu.
Başkanın; 8 Kasım tarihinde bir yandaş TV kanalında “hiçbir otobüs almamışlar”
dediği dönem olan 2009-2017 arasında İETT kendi öz kaynaklarından toplam
2.556 otobüs almıştır. Yani yıllık ortalaması 284 otobüstür.
Ama mevcut yönetim 4 senede sadece toplam 160 otobüs alabilmiştir. Yıllık ortalaması ise 40 adettir.
Sorulduğunda da “borçlanmama izin vermiyorsunuz ki alayım” diyor. “ Borcun yasal limiti aşmış” diyorsunuz,
“Niye öz kaynakla alayım?” diyor.
Çünkü öz kaynakları tanıtım bütçesinde kullanıyor, kadrolaşmada kullanıyor.
Bunlar için dış kredi istemenin ne kadar ayıp olduğunun farkında olduğu için elindeki bütçeyi bunlara harcıyor sonra otobüs bile alamıyor.
İnsaf edin, sunduğunuz taslağa göre bütçenin %40’ı ulaşım demişsiniz. 115 milyar bütçe var. 200 otobüs alamıyorsanız, “biz aciziz” diye bağırmaktan farklı bir durum değildir.
Almayı beceremiyorsunuz da bakmayı becerebiliyor musunuz? Onu da yapamıyorsunuz. Beceremediğiniz için otobüsler yollarda kalıyor.
Hakkınızı yemeyelim. Bakım yapmayı bilmiyorsunuz ama kapalı kapılar ardında bakım ihalesi yapmayı çok iyi biliyorsunuz.
O konuda Mercedes’i bile yeterli görmeyecek bir bilgi birikiminiz var. Sayıştayın raporunda yer verdiği üzere rekabete açık olmayan yöntemlerle İETT ihalelerinin
%40’ını başkanın kankası olan bir partilinize vermeyi her şeye rağmen başardınız.
Diğer büyükşehirlerin lastik değişimi ve personel gideri dahil ortalama 11-13 bin TL arasında mal ettiği bakımları, aylık 48 bin TL’ye ihale etmeyi becermişsiniz.
Arkadaşlar, yandaşlara peşkeş çekilen bu bakım ihaleleri yüzünden
bakım masraflarının nasıl yükseldiğine birlikte
bakalım:
Değerli Meclis Üyesi Arkadaşlarım,
Sayın Başkanın çok iddialı sözlerinden birisinin de 5 yılda 100 bin araç kapasiteli otopark yapmak olduğunu hepimiz hatırlarız.
Peki gerçekler nedir? Bu konuya da İBB’nin resmi belgeleri ile göz atalım.
2020’de bitmesi gereken yatırımlar önce 2021’e sonra 2022’ye ve şimdi de
2023’e ertelenmiştir.
Değerli arkadaşlar, şunu da belirtmek isterim ki bu yatırımların bitmesi için ayrılan bütçeler kullanılmış ama yatırımlar bir türlü tamamlanamamıştır.
Bunların önemli bir kısmını ise otoparklar oluşturmaktadır.
Üç senede otopark yatırımları da dahil olmak üzere tüm yatırımları erteleyen bu yönetimin 2023 yeni otopark araç kapasitesi hedefi 2.700’dür.
Bu performansla Sayın Başkanın seçimden önce verdiği 100 bin araçlık otopark araç kapasiteli vaadini yerine getirmesi için yaklaşık 40 yıla ihtiyaç duyulduğu ortadadır.
Değerli arkadaşlar,
Bu yönetimin beceriksizliği ve iş bilmezliği, sadece metro ve otoparklar konusunda değil.
Bakınız deniz ulaşımında 2021 yılında %8.1 olan ulaşım payı, 2022’de %6.7’ye
gerilemiştir.
Yani bu beceriksiz yönetim deniz ulaşımını da eline yüzüne bulaştırmıştır. Otoparklar konusunda bir önemli bir husus da İSPARK’ın durumudur.
Sayın başkan seçimden önce “İspark niye zarar eder” diye propaganda yapıyordu.
Ancak geldiğimiz noktada, Sayıştay raporuna göre İSPARK teknik olarak iflas etmiş durumdadır.
———————————————————–