(LİYAKATE FARKLI BİR PENCEREDEN BAKIŞ)
Liyakat ve sadakat, insan ilişkilerinde ve sosyal yapıda birbiriyle ilintili iki önemli kavramdır. Liyakat, bireylerin yetenekleri, bilgi ve becerileri kapsamında uygun statüye getirilmesini ifade ederken, sadakat ise bir bireyin, liderine/reislerine/müdürlerine veya kurumuna gösterdiği bağlılık ve güveni ifade eder. İlk bakışta bu iki kavram, teorik olarak birbiriyle çelişmez gibi görünür. Pratikte ise bazı devlet/kurum/kuruluş sistemlerinde tezatın iki yanını teşkil edebilir. Tam da burada liyakat ve sadakatin anlamları, takvimsel yol alışları ve şimdiki devlet sistemlerindeki durumunu anlatmaya başlayayım.
Önce liyakat kavramına bakarsak liyakat, bireylerin yetenek, bilgi ve beceriye dayalı olarak değerlendirilmesi ve pozisyonlara/statülere/makamlara getirilmesi demektir. Liyakat sistemi dediğimiz önemli “özellik/sıfat”, şu prensipler esas alınarak işletilmelidir:
Rekabette Adaleti Tesis Etme Esası: Statüler, makamlar açık ve adil bir rekabet ortamında doldurulmalıdır. Yani tensipte bulunulacak, tesis edilecek makam ve koltuklar “Ali babanın çiftliği” mantığına göre değil göreve haiz ve yetkin kimselere görev/emanet verilmelidir.
Şeffaflıkta Çok Şeffaf Olma Esası: Yapılacak olan atama ve terfilerin süreçleri işletilirken, tüm basamaklarda/süreçlerde tabiri caiz ise “şeffaf oğlu şeffaf” olunmalıdır.
Maharet/Yetkinlik/Performans Esası: Görev teslim edilecek adayların yetkinlik, maharet ve performanslarına göre değerlendirilmesi esası gözden kaçırılmaması gereken bir husustur. Aksi durumun zuhur etmesi “ağacın köküne kibrit suyu dökmek” gibidir. Aman ha aman dikkat!
Özellikle modern (!) demokrasiler ve gelişmiş (!) bürokratik yapılar “liyakat sistemini” tercih ederler. Bu sistem, devlet kurumlarının etkin ve verimli çalışmasını sağlar, yolsuzlukları minimize eder ve halkın devlete olan güvenini artırır.
Sadakat ise, bireyin bir lider/müdür/yetkili, kurum veya ideolojiye olan bağlılığını, güvenini ve tarafgirliğini ifade eder. Sadakat denilen davranış modeli, özellikle monarşi ve otoriter rejimlerde büyük bir önem taşımaktadır. Bunun en büyük sonucu ise sistemdeki liderin etrafında sadık bireylerin bulunmasıyla, liderin gücünü korumasına ve yönetimde istikrar ve kararlılığın sağlaması açısından kritik bir öneme sahiptir.
Sadakat da genellikle şu şekillerde tezahür eder:
Kişiye/Emire/Yöneticiye/Lidere Bağlılık Esası: Bireylerin liderine veya üst düzey yöneticilere kişisel olarak bağlılığı ifade eder.
Politik/İdeolojik/Siyasi Sadakat Esası: Bireylerin, belirli bir ideolojiye veya siyasi partiye bağlılığı sadakat varlığının tezahürüdür.
Bürokratik/Kurumsal Sadakat Esası: Bireylerin, çalıştıkları kuruma olan bağlılığını sağlayan unsur olan sadakat, öne çıkan engelleri aştıracak kadar güce de sahip olabilmektedir.
Gelgelelim Liyakat ve Sadakat Arasındaki Tezatlığa!
Liyakat ve sadakat, özellikle adam kayırmacılık, benden olan ve olmayanlar zihniyeti gibi durumların neticesinde birbiriyle çelişen kavramlar haline gelebilmektedir. Bunun da ortaya çıkmasında çeşitli faktörler rol oynar. Bunları şöyle sıralayabiliriz:
Siyasi Statükonun Korunduğu Sistemlerin Devamı: Diğer bir deyişle de otoriter rejimlerde, lider konumundaki kimsenin çevresinde sadık bireylerin bulunması çok ama çok önemlidir. Bu durumun muhafazası nedeniyle de liyakat ikinci, üçüncü ve hatta üçüncü planda kalabiliyor ve sadakat temel kabul şartı haline gelebiliyor. Varlığını, erkini, otoritesini devam ettirmek isteyen bir lider, yetkinliği olmayan ama kendine sadık bir kimseyi kritik öneme sahip bir pozisyona atayabiliyor. Neticesinde de işin yapılıp yapılmaması değil, iktidar erkinin korunup korunmaması önemli görüldüğü durumu ortaya çıkıyor.
Akrabayı Taallukat ve Menfaati Âliye Temelli Zihniyet: Liyakatin uğramadığı, bu türden sistemlerin olmadığı ya da zayıf olduğu toplumlarda, akrabayı taallukatın ve menfaati âliyenin aktivitesi/aktiviteleri/tercihleri neticesinde yolsuzluklar ve kayırmacılıkta zirve noktaları yaygınlaşabilir. Bu tür durumlar tümüyle sadakat temelli görev vermeyi tercih eden otorite erkinin âli menfaatleri içindir. Bu da kurumların etkinliğini azaltır/yok eder.
Bürokrasinin Uğramadığı Birlikteliklerin Devam Ettirilmesi Kararı: Liyakat sisteminin zayıf olduğu bürokratik (!) yapılarda, sadakat ilişkileri ön plana çıkabilir. Maalesef bu gibi durumlara çokça rastlamaktayız. Bu durum hem devlet hizmetlerinin kalitesini düşürür hem de kamuya olan güveni ortadan kaldırır. Güvensizliğin her köşe başında bekler/görünür olduğu böyle bir yapıda da takdir edersiniz ki her önümüze gelen kraldan fazla kralcı olarak midemizi bulandırır.
Modern Devlet Sistemlerinde (!) Liyakat ve Sadakat Durumlarına Gelince: Modern (!) devlet sistemleri (demokratik devletler de denilmektedir), genellikle (!) liyakat (!) esasına dayalıdır. Ancak, sadakatin de önemli olduğu durumlar vardır. Yapılacak siyasi atamalar veya güvenlik birimleri içinde liderin etrafında sadık bireylerin bulunması tercih edilir/edilebilir. Bir noktaya kadar kabul edilebilecek bu sadakat şartı esaslı atamalar sınırlı tutulmalı ve liyakat esasına zarar verilmemelidir.
Bazı devletler, liyakat ve sadakat arasında denge kurmaya çalışır. Bazen başarılı olurken bazen de maalesef çok kötü hadiselerin çıkmasına da neden olunmaktadır. Örneğin, liyakat esasına dayalı sınavlar ve performans değerlendirmeleri yapılırken, aynı zamanda belirli pozisyonlarda sadakate de önem verilebilir. Çünkü bu dengenin gözetilmesi, devletin etkin çalışmasını ve liderin güvenliğini sağlar. Özellikle milli birlik ve beraberlik hassasiyeti göz önünde bulundurulmalıdır.
Nihayetinde liyakat ve sadakat, devlet sistemlerinde önemli iki kavramdır ve her ikisinin de kendine özgü avantajları vardır. Lakin, liyakat ve sadakat arasında tam terazisinde bir denge kurulmalıdır. Liyakat sisteminin zayıf olduğu/olmadığı durumlarda sadakat ilişkileri ön plana çıkabilir ve bu da devletin etkinliğini azaltabilir, gücünü iyiden iyiye zayıflatabilir.
Modern (!) devlet sistemleri, genellikle liyakat (!) esasına dayalıdır ve bu esasın korunması, devletin etkin çalışması ve halkın güveni açısından büyük önem taşır. Sadakat ise belirli durumlarda gerekli olabilir lakin liyakat sisteminin önüne geçmemelidir. Sağlanacak dengenin varlığı, başarılı ve sürdürülebilir güçlü bir yönetim için çok kritik öneme sahiptir. Aman çok dikkat edelim.
Kalın sağlıcakla…
Gökmen CAN / Eğitimci Sosyolog