Mutasavvıf- yazar Ömer Tuğrul İnançer, “Tasavvuf Sohbetleri” programıyla yeni sezonda Esenlerlilerle buluşmaya devam ediyor. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleşen programda İnançer, ilmin, edebin ve ahlâkın önemine ilişkin pek çok bilgi paylaştı.
Esenler Belediyesi, Süleyman Çelebi Kültür Sanat Sezonu’nda pek çok program ve etkinliği meraklılarıyla buluşturmaya devam ediyor. “Tasavvuf Sohbetleri” programıyla Esenlerlilerle bir araya gelen mutasavvıf -yazar Ömer Tuğrul İnançer, salonu dolduran kalabalıkla önemli bilgiler paylaştı.
MEVLİDLERİ İNCELEDİK
Programda mevlide ilişkin bilgiler veren İnançer, “Merasim olarak dinlediğimiz mevlidin ne manalar içerdiğini anlatmak için mevlid kavramı üzerinde durup Türk edebiyatının muhteşem mevlidi Süleyman Çelebi’yi, sonra ona en yakın tarihte 1490’larda yazılmış İpsalalı Ebu’l Hayr Hazretlerinin mevlidini inceledik. Bu birkaç sene sürdü. 2-3 haftadır da Bursalı Lamii Çelebi Hazretlerinin mevlidini incelemeden önce onu biraz tanıyalım dedik. Çünkü çok önemli bir zat. 55 yaşındayken 35 kitap yazmış bir Nakşibendi şeyhi. Aruza çok hakimdir. Resullah Hazretlerinden gelen hadisleri kaynak göstererek anlatıyor mevlidlerini. Yani çok önemli bir özelliktir bu. Efendimizin ashabına buyurduğu sözleri derlemiş. Delikanlılığıyla, evliliğiyle, Mekke’deki hayatıyla, hicretiyle, Medine’deki hayatıyla ilgili beyitlerdir bu” şeklinde konuştu.
TEŞEKKÜRÜ ÇOĞALTALIM
Katılımcılarla ilmi ve ahlaki konular hakkında da bilgiler veren İnançer, teşekkür etmenin önemine dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Elhamdü ve ettehiyyatüye özellikle dikkat etmemiz lazım. Başına harfi tarif gelince bütün o teşekkürler, hamdler “elhamdülillah” Allah’a aittir. Bu nedenle teşekkür etmeyi kelime olarak da davranış olarak da çoğaltalım. Çünkü bütün teşekkürler, hamdler, senalar el tarifinden dolayı O’na mahsustur. Bütün tahiyyatlar Allah’a aittir. Bu nedenle teşekkürümüzü ve hürmetimizi herkese karşı çoğaltalım. Derviş ceketini giyerken yakasını öper. Yatarken yastığı öper, öyle uyur. Yorganı öper, öyle üstüne çeker. Kapıdan içeri girerken eşiği öpemese bile kapının sövesini öper. Bu ev olmasa ben açıkta kalırım. Bu ev bana hizmet ediyor. İstiharat ediyorum, ibadet yapıyorum, eğleniyorum. Bu evin bana hakkı geçiyor. Ben o eve tanzim etmeliyim. Hürmet etmeliyim, sevmeliyim düşüncesiyle bunu yapar.”