İstanbul’da ”Dernekçilik” anlamında biz Malatyalıların maşallahı var. Hiç kimse bizim önümüze geçemez.
Maşallah, her köyün bir derneği kurulmuş. İstanbul’da yaklaşık 300’den fazla derneğimiz var.
Herhangi bir Malatya programında mikrofonda “Başkan” diye bağırsanız 200 kişi sesin geldiği noktayı arar. Çünkü ”Hemşerilerim Seviyor” böyle işleri.
Tabi ki bu işler hizmet ve gönül işidir, herkes beceremez. 6 Şubat depreminde dernekçiliğin ne kadar güzel bir hizmet olduğunu gördük. Kesinlikle inkar edilemez. Katkısı olan herkesten ALLAH razı olsun…
Her seçim döneminden gerek iktidar, gerekse muhalefet; dernekler aracılığıyla seçmene ulaşmaya çalışıyor.
Ne hikmetse, siyasetçilerimiz tarafından özellikle seçim dönemlerinde bu derneklerimize ilgi bir hayli fazla oluyor. Adayların biri gidiyor diğeri geliyor. Ama ne yazık ki seçimlerden hemen sonra tüm derneklerimiz unutuluyor. Bizi çok seven o siyasetçiler ve adaylar buhar misali kayıplara karışıyor.
Sadece Malatya Dernekleri değil, İstanbul’da birçok dernek siyasetçilerin oyuncağı haline gelmiş durumda.
Özellikle AK Partililer, derneklere hakim olmak için ellerinden geleni yapıyor.
Dernek başkanı iktidar partiye destek vermiyorsa o derneğin vay haline.
Örneğin Geçtiğimiz günlerde MAKON ve MASTÖB yöneticileri tarafından Yenikapı etkinlik alanında çok güzel bir program düzenlendi.
Düzenlenen Malatya Tanıtım Günleri’ne protokol olarak Devletin valisi, ilçe kaymakamları ve belediye başkanları depremi bahane ederek bu anlamlı güne hiç biri katılmadı.
MASTÖB’cüler ve MADEF’ciler diyerek bizi ikiye bölmeye çalıştılar. “Biz bir bütünüz, hepimiz akrabayız, kimse bizi bölemez ve ayıramaz. Bu böyle biline…
Bana soracak olursanız aslında protokolsüz her şey daha güzel oldu. Çünkü geçen sene aynı yerde düzenlenen Malatya Günleri’nde sıra kavgası yapan siyasetçiler bizi İstanbul’a malamat ettiler.
Bu sen siyasetçiler yoktu ya.
Ne yer kavgası oldu, ne koltuk kavgası ne de sıra kavgası vardı. Kimse kimsenin karşısında ezilip büzülmedi ve düğme iliklemedi. Her şey çok güzeldi ve samimi bir aile ortamı gibiydi.
Bana soracak olursanız çok güzel bir program oldu.
Hele programın son gününde havanında güzel olması münasebetiyle iğne atsan yere düşmezdi. Müthiş bir kalabalık vardı. Herkes çok mutluydu…
Maşallah etkinlik alanına gezmek için gelenlerde çok memnun kaldı. Malatya’da gelen esnafta memnun kaldı, gerçekten her şey çok çok güzeldi.
Emeği geçen her kese ayrı ayrı teşekkür ediyorum…
**************
Bir konuya daha değinmeden geçemeyeceğim.
Rahmetli Kemal Sunal’ın ”Tosun Paşa” filmini örnek göstererek “İstanbul’daki Malatyalılar ikiye bölündü” diye bir mesaj verdim, Tellioğulları ve Seferoğulları misali…
Yaptığım haberde hem bir mesaj vermek istedim, hem de espiri olsun diye MASTÖB’cüleri – MADEF’cileri Tellioğulları ve Seferoğullarına benzeterek “İstanbul’daki Malatyalılar ikiye bölündü” diye bir haber yaptım.
MASTÖB Genel Başkanı Sayın Nazife Özdemir Whatsapp üzerinde bana mesaj göndererek “Ferhat bey bu haberin başlığı olmamış” diye tepkisini dile getirdi.
İşte böyle dostlar. Dernek başkanlarının elli defa güzel haberini yaparsın arayıp ”bir teşekkür etmezler”. Doğruları yazarsan hafiften aleyhinden bir satır bir şey karalarsın ve damarına dokunan bir haber yaparsan, ”ya tehdit ederler” yada tepkisini hemen dile getirirler.
Canları sağolsun Ben tüm dernek başkanlarımı çok seviyorum. Çünkü hepsi çok güzel hizmetler yapıyor.
Her şey gönlünüzce olsun
FERHAT CANBEY