Yağma Suçundan Verilen Onama Kararı
Çeşitli suçların yapılması ve bu suçlara uygun olarak bazı prosedürlerin izlenmesi ve yasal açıkların kullanılması, pek çok dava üzerinde görülen durumları temsil etmektedir. Bu davaların bir diğerini de cep telefonu davasında sanık (.) adlı kişinin almış olduğu mahkumiyeti ve bu mahkumiyetin savunulması üzerinde davası da ön plana çıkıyor.
Yağması yapılan bir cep telefonunu üzerine açılan davada, mahkeme tarafından bildirilen karar ile, sanık yağmaya konu olan suçundan dolayı 4 yıla kadar mahkum cezasına çaptırılmıştır. Fakat bu kararın ardından Yargıtay’dan verilen bir bildirim üzerine sanığın, verilen kararı onanmasına olanak tanınmıştır.
Verilen onama kararının ardından, yağmaya konu olan telefonun alınma sebebinin, çalınma maksatlı olmadığı ve satma amacı güdülmediği yargısı ortaya çıkarılmıştır. Ayrıca yağma konusu telefonun alınma sebebinin, mağdurun cep telefon numarasındaki kişilere ulaşmak, arama kayıtlarına bakmak amacı taşıdığı detaylarına da yer verilmiştir. Bu durumda da sanığın ilgili suçlandırmalarla bir ilişkisinin olmadığına ait bir beyanda bulunulmuştur. Yağma konusunda sanığın bu bildirimler ışında, Ceza Muhakemesi Kanunun 308. Maddesine uygun olarak, hakkında verilen mahkumiyete itiraz etmiştir.
Yapılan Bildirim ve Alınan Diğer Karar
İtirazın başvurulmasının ardından Yargıtay, yapılan itiraz başvurusunu kabul etmemiştir. Kararı ise Yargıtay Ceza Genel Kuruluna taşıyarak, orada gündeme gelmiştir. Burada çıkan karar bildiriminde ise onama kararının kaldırılması hükmüne yer verilmiştir. Bu yüzden sanık hakkında verilen mahkumiyetin kaldırılmasına ve cezasının tahliyesi durumuna karar verilmiştir. Özellikle yer alan bildiride sanığında başka bir suçtan kaydı bulunmadığı ya da tutuklu bir hali olmadığından dolayı da derhal, mahkumiyetinin sonlandırılması kararı da verilen bildirimler arasında yerini almaktadır.
Kanunlara dayalı olarak, Yargıtay Ceza Daireleri bünyesinde onama kararlarının alınması üzerine itiraz etme hakkı bulunmaktadır. Bu hak CMK 308. Madde ile doğrudan bağdaşmakta olup, belirli bir süre limiti de bulunmamaktadır. Bu yüzden yıllardır mahkum olan bir kişi, sonradan yapabileceği Yargıtay’a itiraz ile, hakkında verilen kararı değiştirebilecek hususları ön olana alabilmektedir. Bu yüzden temyiz konusu, birçok dava konusunda başvurulan bir kaynak olmakla beraber, kişilerin üzerlerinde bulunan suçlamalar ve mahkumiyetten kurtulabilmeleri için bir itiraz hakkı da oluşturmaktadır.
Ceza Hukuku ile ilgili tüm bilgilere sitemizden ulaşabilirsiniz.